Küçük çocukların camiye getirilmesi
Camiler Allah’ın evleridir.
Müminlerin camiye girmelerine engel sadece camiye girmenin caiz olmayacağı, cünüplük gibi, abdestsizlik gibi durumlarda söz konusu olabilir.
Allah’ın evlerine Allah’ın kulları girerler, ibadet ederler, çıkarlar, bir engel getirmek caiz değildir.
Çocukların camilere girmeleri, namaz vaktinde camiye getirilmelerine gelince, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem döneminde çocuklar camilere getirilmişlerdir.
Hatta bazı hadisi şeriflerde görüyoruz; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz, ‘filan namazı uzatacaktım, arkada çocuk gürültüsü duydum, o çocuğun annesi üzülür, endişe eder diye namazı uzatmadım, kısa ayetler okuyarak namazı bitirdim’ buyuruyor.
Dönüp demiyor ki: ‘Arkadaki çocuklardan rahatsız oldum onun için zammı sureyi çok uzun okuyamadım.’
Bundan anlaşılıyor ki, kadınlar, ağlayan bebekleriyle Rasulullah’ın, aleyhissalatu vesselam, mescidine gelip namaz kılıyorlardı.
Bu örnekten sonra, hiçbir Allah’ın kulunun, ‘filan camide biz teravih kılarken veya filan namazı kılarken çocuklardan rahatsız olduk’ demeye hakkı yoktur.
Elbette çocukların camiye getirilmelerinin de kendine göre bir fıkhı var, olmalıdır da.
Mesela, bebeklerin camiye getirilmesi ayrı bir şey, çocukların camiye getirilmesi ayrı bir şeydir.
Bebeği olan bir kadın, koca bir ramazanı şerif geçti, hala camiye gidemiyorum bebeğim var diye, demesi yerine, bebeğini kucağına alıp camiye gelmesi caizdir.
Hatta ve hatta, namaz kılarken bebeğini önüne koyup da namazını kılıyordu da o esnada bebek hırçınlaştı, ağladı, korktu kadınlardan diye ikinci rekattan sonra çocuğu kucağına alıp, kucağına bağlayıp çocuğu namaza devam etmesi -teravih namazı için, özellikle nafile namaz için söylüyorum- olabilir mi?
Elbette olabilir.
Çocuk için de bir berekettir.
Anne için de bir berekettir.
Ashabı kiramı da taklittir bu.
Ama idrarını tutamayacak çocuğu camiye salmanın da caiz olmayacağını herhalde bilmemiz lazım.
Bilhassa yedi yaşına kadar olan çocukların camiye getirilmelerini -yedi yaşına kadar olan çocuklar için kural koyalım- anneleriyle, babalarıyla camiye gitmek olarak kurallandıralım.
Yani çocuk camiye annesiyle, babasıyla gidecek; annesinin, babasının yanında namaza duracak.
Anne de baba da mesela safın en kenarında namaza duracak, çocuğu da safın en dibindeki yanı duvara yakın olan, duvara sürtüşen kısmına koyacak.
Böylece çocuk öbür Müslümanı rahatsız etmeyecek.
Caminin ortasında, imamın arkasında çocuk bulunursa elbette bu namazı rahatsız eder.
Ama safın kenarına alınmış bir çocuk hiçbir şekilde namaza zarar vermez.
Mesela, bir çocuk daha varsa, çocukları arkada oynayacak şekilde safın kenarında bırakırsan elbette bu namaza zarar verebilir, Müslümanların namazını bozdurabilir.
Her baba çocuğunu yanına alsın, safın kenarında dursun, böylece çocuklar da ikinci rekâtta oynamaya fırsat bulmasınlar.
Bu, yedi yaşına kadar olan küçük çocuklar için.
Yedi yaşından sonraki çocuklar muhakkak, oynasalar da yaramazlık yapsalar da camiye getirilmelidirler.
Haftada iki gün üç gün de olsa, yani onları sürekli getirip bıktırma yolu da tercih etmemeliyiz, camiye getirilmelidirler.
Hiçbir imam, müezzin, hiçbir ihtiyar camiden çocuk kovma hakkına sahip değildir.
Evet, namazımızı bozmayacakları tedbirleri de alabilirler, almalıdırlar da.
Ama camiden çocuk kovmak hiçbir Müslümanın hakkı değildir.
İmamın da hakkı değildir.
Eğer çocuk söz dinlemeyecek durumdaysa, namaza zarar veriyorsa çocuğu camiden çıkarma, uyarma görevi de çocuğu camiye getiren babasına verilmelidir, annesine verilmelidir.
İmam, çocuk asla kovmamalıdır, akla uygun değil bu.
Bir babanın annenin, ‘madem oynuyorsun, çık dışarıda bekle beni’ demesi çocuğun namazına zarar vermez.
Ama imam ya da imamın arkasında duran yaşlı bir hacı efendi, ‘çık dışarı, camide oynuyorsun’ dediği zaman, yıllarca camiye gelmeyen bir çocuk yatırımı yapmış olur, Allah’tan korkmalı.
İmam asla, müezzin asla, camideki yaşlı hacı amca asla çocuğa, ‘yaramazlık yapıyorsun, çık camiden’ dememeli.
Bilakis, imam illa bunu yapacaksa, namazdan sonra çocuğu yanına almalı, bakkala götürmeli, ona küçük bir çikolata bir şey hediye etmeli, ‘bir daha geldiğinde sessiz duracaksın, değil mi?’ deyip öpüp yanağından evine göndermeli.
Uyaran baba olsun anne olsun.
Caminin sembolü olan, ikaz yapmasın.
Çocuklarımızı camiye yaramazlık yapıyor diye, camiyi kirletiyor diye getirmeye getirmeye camilere soğuk bir nesil yetiştirmiş oluruz.
Bu bir vebaldir.
Çocuklar camide namazı öğrenmeyecek de nereden öğrenecekler?
–‘Çok dikkat dağıtıyorlar.’
Biraz da Müslümanlar namazda dikkatleri dağılmayacak kadar dikkatli namaz kılsınlar.
