ANNE OLMAK
Muhterem Müslümanlar!
Dünyaya gelmemize vesile olan, binbir
zorlukla bizi karnında taşıyan, dünyaya
gözlerimizi açtıktan sonra tüm zamanını bizlere
ayıran, gece gündüz ihtiyaçlarımızı karşılamak
için çırpınan, kendi varlığını unutup var
gücüyle peşimizde koşan, hayatın tüm
aşamalarında bizim yanımızda duran ve bunları
yapmaktan da asla sıkılmayan annelerimiz;
Allah ve Rasûlünden sonra bu dünyada en çok
sevmemiz ve değer vermemiz gereken
varlıklardır. Nitekim Yüce Rabbimiz İsra
sûresinde şöyle buyurmuştur:
“Rabbin, kendisinden başkasına asla
ibadet etmemenizi, anaya-babaya iyi
davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer
onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında
ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara "öf!"
bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve
güzel söz söyle.”
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed
Mustafa (s.a.v) efendimiz ise anne ve babamızı
mutlu etmenin ne kadar önemli bir konu
olduğunu şu ifadelerle dile getirmiştir:
“Rabbin hoşnutluğu anne babanın
hoşnutluğuna bağlıdır. Rabbin öfkesi ise,
anne babanın öfkesine bağlıdır.”
Aziz Kardeşlerim!
Anne olmanın Allah katında değeri
çoktur. Çünkü anne olmak zordur. Anneliğin
sorumluluğu zamanımızda daha da ağır
olmuştur. Annelik; sadece yedirmek, içirmek ve
çocuğun temizliği ile ilgilenmek değildir. Anne
olmak; evladımızın davranışları, konuşması ve
tüm ahlâkı ile ilgilenmek demektir. Anne olmak;
sadece evlâdımız hastalığında değil, yanlış
yollara saptığında da telaşlanmak demektir.
Anne olmak; sadece ateşlenen yavrumuzun
yanında uykusuz kalmak değil, nerede ve
kimlerle birlikte olduğunu bilmediğimiz
zamanlarda da uykusuz kalmak demektir. Anne
olmak; çocuğumuza sevdiği ve istediği eşyayı
hediye etmek değil, aynı zamanda ihtiyaç
duyduğu terbiyeyi de ona verebilmek demektir.
Anne olmak; dışarı çıkacağı zaman evlâdımızı
güzel giysilerle hazırlamak değil, aynı zamanda
hayatın tüm zorluklarına karşı da
hazırlayabilmek demektir. Kısacası anne olmak;
bir evlâdı dünyaya getirmekten öte, onu
ahirettteki hayatına hazırlayabilmek demektir
Değerli Mü’minler!
Zamanımızda yaşadığımız toplumsal
çöküşün en önemli nedenlerinden biri de, maddî
her çeşit imkânın sağlandığı ancak maneviyatın
eksik bırakıldığı bir nesil yetiştirme çabamızdır.
Oysa anne babalar olarak öncelikle evlâtlarımıza
maneviyat kazandırmalıyız. Bunu yapabilmek
için evvela onlara biz örnek olmalıyız. Anne
babanın maneviyattan uzak yaşadığı bir evde
evlâdın manevî bir atmosferde büyümesini ve
ahlâkî değerleri benimsemesini bekleyemeyiz.
Sadece birkaç ailenin dikkat etmesiyle bir
toplumun düzelmesini de bekleyemeyiz.
Öyleyse hep birlikte çalışmalı, hep beraber çaba
harcamalı ve evlâtlarımıza örnek olmalıyız.
Anneliğin kutsallığını ancak bu şekilde
yakalayabiliriz. Evlâdına sevgiyi, merhameti,
ahlâkı, ve tüm güzellikleri öğretmeye çalışan
annelerimize karşı son derece saygılı olmamız
gerektiğini de hiçbir zaman unutmamalıyız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder