Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

13 Ocak 2023 Cuma

2023 Ocak 13 Cuma hutbesi

MÜSLÜMANLARIN BİRBİRLERİYLE
İLİŞKİLERİ

 Muhterem Müslümanlar!
 İslamiyet, yaratılmışların en şereflisi olan
insana büyük değer vermiş ve o ölçüde
sorumluluk yüklemiştir. Bu sorumluluklardan
birisi de Müslüman kardeşlerimize karşı olan
görevlerimizdir.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) bir hadis-i
şerifte şöyle buyurmuştur: “Müslümanın
Müslüman üzerinde beş hakkı vardır.
Bunlar; selâmlaşmak, hastayı ziyaret etmek,
cenazeye iştirak etmek, davete icabet etmek
ve hapşıran kimseye “yerhamukellah” (Allah
sana merhamet etsin) demektir.” Diğer bir
hadis-i şerifte ise: “Sizden biriniz, kendisi için
sevip istediğini din kardeşi için de
istemedikçe gerçekten iman etmiş olamaz”
buyurmuşlardır. 
 Değerli Mü’minler!
 Toplum halinde yaşayan insanlar anlaşma,
yardımlaşma, dayanışma ve paylaşmayı esas
almalıdırlar. Yüce dinimiz, Müslümanların
birlik, yardımlaşma ve dayanışma içerisinde
olmaları için mü’minleri kardeş ilân etmiştir.
Nitekim Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de bu
konuda şöyle buyurmuştur: “Mü’minler ancak
kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki,
size merhamet edilsin.”
Sevgili Peygamberimizin kardeşlik ve dostluk
bağlarımıza zarar verecek davranışlarla ilgili şu
uyarıcı öğütleri ne kadar anlamlıdır:
“Birbirinizden nefret etmeyin, birbirinize
haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey
Allah"ın kulları, kardeş olun! Bir
Müslümanın din kardeşiyle üç günden fazla
küs durması helâl olmaz!”
 Aziz Kardeşlerim!
 Görülüyor ki, birlikte yaşadığımız,
birbirimizle hayatı, mahalleyi, işyerini ve camiyi
paylaştığımız din kardeşlerimize karşı
vazifelerimiz, dinimizin üzerinde titizlikle
durduğu bir konudur. O halde, Hz.
Peygamber’in de buyurduğu gibi kendimiz için
arzu ettiklerimizi din kardeşlerimiz için de
istemeliyiz. Bu itibarla bütün Müslümanlara
karşı güler yüzlü, tatlı dilli olmalı, iyilik ve
ikramlarda bulunmalı, selâmlaşmalı, sevinç ve
üzüntülerini paylaşmalıyız. Dargın olan
kardeşlerimiz varsa, onların arasını düzetmek
için gayret etmeliyiz. Peygamber Efendimizin
haber verdiğine göre, küs olanları barıştırmak
için taraflara gerçekte söylenmemiş olan iyi
sözler bile taşıyabiliriz. Bunların haricinde,
etrafımızdakilere üzüntü ve sıkıntı verebilecek
davranışlardan da son derece sakınmalıyız. Bir
insan olarak, din kardeşlerimize karşı bir kusur
ve haksızlıkta bulunmuşsak, haklarını telafi edip
kendileriyle helâlleşmeliyiz.
Hutbemi, bu konuyu izah eden bir hadis-i
şerif meâliyle bitiriyorum: “Kimin üzerinde din
kardeşinin manevî şahsiyeti veya malıyla ilgili
bir hak varsa, altın ve gümüşün geçmediği
hesap günü gelmeden helâlleşsin. Aksi
takdirde yaptığı haksızlık ölçüsünde iyi
amellerinden alınıp hak sahibine verilir.
İyiliği yoksa hak sahibinin günahlarından
alınıp haksızlık eden kimseye yüklenir."

Hiç yorum yok:

İ.T.B. Gençlik kolu fotoğraf yarışması

İskeçe Türk Birliği , Gençlik Kolu  12-18 yaş arası gençler için Fotoğraf yarışması düzenliyor. Yarışmanın konusu "GENÇLERİ...